Bu kitap, siyasal Islamin egemen oldugu bir cografyada ateizm ile ilgili orijinal ve yerel düsünce üretebilmek amaciyla hazirlandi. Kitapta, hem ateizm ile ilgili teorik bilgileri tazeleyen, hem de ateist düsüncenin hayatin, toplumun, siyasetin pratik yönlerine nasil temas ettigi üzerine düsünen yazilar yer almakta.
Kitaba Can Baskent, Tufan Çelebi, Taner Edis, Ender Helvacioglu, Kahraman Kepenekçi, Arzu Toker, Sevan Nisanyan, Örsan Öymen, Ibrahim Sirkeci ve Aydin Türk katki sunmustur. Kitabin ilk bölümüne (Teori) Örsan Öymen'in ateizm teorisi, tarihçesi ve tartismanin felsefe tarihindeki önemli isimleri, ana esaslari ve dönüm noktalari üzerinden detayli bir yaziyla giris yapiyoruz. Ender Helvacioglu sosyalist kesimden Hikmet Kivilcimli'nin dine bakisi ve degerlendirmelerini, akabinde de dinin içinden gelmis bir isim olarak Turan Dursun'un tartismaya katkilarini anlatiyor. Can Baskent din-bilim tartismalarinin toplumsal alanda kolay kolay bir degisimi tetiklemeyeceginden yola çikarak baska stratejiler üzerinde durulmasinin faydali olacagini tartisiyor. Sevan Nisanyan ise baglantili bir sekilde dinin irrasyonelligine ragmen toplumda tarihsel olarak üstlendigi bazi fonksiyonlarindan bahsediyor. Aydin Türk de yine inancin bilgiye ve mantiga olan direncinden yola çikarak yeni stratejiler yahut öncelikler belirleme üzerine düsünüyor.
Ikinci bölümde (Pratik) Taner Edis yurtdisinda yasayan ama ülkeyle baglantisi koparmamis, bilim ve din üzerinde kitaplari bulunan bir entelektüel olarak ülkede alevlenen ateizm tartismasini, gelismeleri ve bunun nereye evrilebilecegini disaridan bir gözle degerlendiriyor. Ibrahim Sirkeci Ingiltere nüfusu içerisinde inançsizlarin çok büyük bir grup olmasina ragmen isgücü piyasasinda nasil ayrimciliga ugradigindan yola çikarak bunun sadece bir nüfus orani meselesi olmadigini vurguluyor. Tufan Çelebi ise din-ateizm tartismasinin ötesine bakmaya hem insanlarin dinin ötesine geçmelerinin kosullarini hem de insanlarin ve toplumlarin organize olmak, bir amaç için motive olmak yahut bir ahlaki zemin üzerinde anlasmak, cömert fedakar bireyler olabilmek için dine, dini mitolojiye ihtiyaçlari olup olmadigini irdeliyor. Arzu Toker ise çok ilginç bir soruya cevap ariyor: Islam dini özelinde ve genelde dinin kadina zarar verdigi, onu bazi haklardan mahrum birakip sürekli erkekten yana tavir aldigi söylenegelmistir ama bu görünürdeki duruma ragmen gerçekte din erkege ne yapmaktadir? Son olarak "Cosmos" belgeseli izlettigi için hakkinda sorusturma açilan ögretmen Kahraman Kepenekçi ise dava surecini ve ülkemizde bilimsel bir egitim vermenin nasil güçlendigini anlatiyor