Bu kitapta, olaylari verirken, o cagda yazilmis veya o caga en yakin zamanda yazilmis Osmanli kaynaklarini kullanmaga gayret ettim. Olaylari degerlendirirken de, Osmanlinin bakis acisini yakalamaga calistim, sonra degerlendirmeyi sundum.
Tarih, Batida bilim, fen degil, sanat olarak kabl edilmektedir. Osmanli Tarihi ile ilgili olarak Batida yazilmis olan kitaplar, bütün olayi yanlis bir yörüngeye oturtulmus olarak vermektedir. Bir devletin, ülkenin tarihi yazilirken, öncelikle ve agirlikli olarak o devletin belgelerine, o ülkede yazilmis olan kaynaklara dayanmak en tabi yol oldugu halde, Osmanli Tarihi yazilirken Batida bu prensibe genellikle uyulmamistir. Bu durumu Stanford J. Shaw acikca ifade etmektedir Süphesiz, Osmanli Tarihi, daha önceden bircok defalar, oldukca ayrintili olarak tartisilmistir, fakat daima Avrupa bakis acisindan, Avrupanin önyargisi isigi altinda ve genellikle Avrupa kaynaklarina dayanilarak... Ayni tarihci ve hanimi Ezel Kural Shaw, ikinci cildin önsözünde, durumu cesaretle, büyük bir aciksözlülükle söyle belirtmektedirler Osmanli Imparatorlugunun bir tarihi icin Osmanli kaynaklarini kullanmaktan dolayi özür dileyecek degiliz. Cünkü cok uzun bir zamandan beri Osmanlilar, kendilerinin hicbir kaynagi kullanilmaksizin incelenegelmis, sonuc, cidd tahrf ve yanlislik olmustur.
Fransanin, Ingiliz ve Italyan müsahadeleri esas alinarak yazilacak hicbir tarihi, metod bakimindan saglam ve dengeli kabul edilemez. Stanford J. Shaw and Ezel Kural Shaw, History of Ottoman Empire and Modern Turkey, Vol. 2, p.x. Her ülke ve millet, özellikleri bakimindan tek, biriciktir ve baska bir ülkenin, milletin kimligine, aldatilarak ve ancak belli oranda sokulabilir. Rupert Emerson, From Empire to Nation, p.vii.