¿iir, olaylar¿ duygusal bir atmosferde, bazen derin bir hüzün ve bazen büyük bir sevinç veya hamaset içinde sergiler. ¿iirsel üslup bizi olaylar¿n alt¿ndaki psikolojik gerçekli¿e götürür. Bu gerçeklik, milletin duygu tarihine ¿¿¿k tutmaktad¿r. Maziden bize kalan bu duygu, klasik ¿iirimizin diliyle maziyi canland¿r¿r. ¿iir, tarihî parçalar¿ manal¿ bir bütün haline getirerek bizi tarih ¿uuruyla tan¿¿t¿r¿r. Bu ¿uurlu bak¿¿la toplumun duygusal niteli¿ini, ihtiyaçlar¿n¿, ruh hallerini ve motivasyonlar¿n¿ idrak ederiz. Tarihten bu yana yäayan milletlerin ve devletlerin yäam biçimlerine yön veren saikler ve olaylar kar¿¿s¿nda tak¿nd¿klar¿ tutum ve davran¿¿lar bu tespitimizin en önemli dayanä¿d¿r. ¿iir Aynas¿nda Tarih, ¿airlerin ve müverrihlerlerin diliyle be¿ yüz y¿l önceki karakterimizi, bize ait iç benlik'i resmetmektedir. Bu resimle anlar¿z ki, tarihin kesintisiz ak¿¿¿nda yäayan insan, ait oldu¿u milletin iç benli¿i ile yäar ve ne kadar isterse istesin bu iç benlikten s¿yr¿lamaz. Dolay¿s¿yla maziye bakarken kendisine bakar ve kendini tan¿r. ¿¿te ¿iir, insan¿n kendisiyle tan¿¿mas¿n¿n en önemli bir arac¿d¿r. Do¿rudan do¿ruya tarihin bir aynas¿d¿r.
