Gayrimenkul sektörü, istihdama katkisi, ödemeler dengesi üzerindeki pozitif etkisi ve GSMHdeki payi dikkate alindiginda ülkemizin büyümesinde dinamo görevi gören sektörler arasinda yer almaktadir. Makroekonomik büyüme ile en cok iliskili olan sektör gayrimenkul sektörüdür ve bu nedenle sektörde yapilacak iyilestirmeler dogrudan ekonomik büyümeye yansiyacaktir. Örnegin bankacilik sektöründe kullanilan kredilerin son 10 yillik dagilimina bakildiginda, konut kredilerinin ihtiyac kredisinden sonra en yüksek payi aldigi görülecektir.
Bununla birlikte sektörün hem girdisinin hem de ciktisinin görece daha maliyetli olmasi sektörde orta gelir tuzagi olarak adlandirilan likidite problemini de beraberinde getirmektedir. Günümüzde sektörde en cok konusulan konular arasinda yer alan arz ve fiyat balonlari bu problemin bir sonucudur. Buradan hareketle sektörün arz ve talep dinamiklerinin detayli bir sekilde analizi cok önemlidir.
Sonuc olarak, ülkemiz icin tasidigi önem ve riskler birlikte ele alindiginda gayrimenkul yatiriminin diger finansal enstrümanlarda oldugu gibi profesyonel bir sekilde yapilmasi geregi karsimiza cikmaktadir.
Gayrimenkullerin bir finansal portföy yönetir gibi yatirimcisina gösterge getiriler kadar kazandiracak sekilde profesyonel yönetilmesi sarttir. Bu da gayrimenkul sektörü ile kurumsal finansman kavramini birlikte ihtiva eden Gayrimenkul Yatirim Fonlari GYFni akla getirmektedir.
GYF, SPKnin 03.01.2014 tarih ve III-52.3 sayili Gayrimenkul Yatirim Fonlarina Iliskin Esaslar Tebligi ile ülkemiz sermaye piyasasinda yerini almis bir kurumdur.
Bu kitapta fon ve yatirim fonu kavramlari isiginda GYFler aciklanmakta; GYFlerin hukuki cercevesi ilgili teblig dogrultusunda ayrintili olarak incelenmekte ve GYFlerden beklentiler, GYF vs GYO karsilastirilmasi ile GYFlerin güncel problemler irdelenmektedir.