degildir. Uluslarin Kendi Geleceklerini Tayin Hakki söylemi cok daha dogrudur. Kader sözcügü, bilinmeyen, ilahi bir gücü akla getirir. Kaderiniz, ilahi bir güc tarafindan cizilmistir ve bunu degistiremezsiniz. Kaderimiz alnimizda yazili, Kaderimizde ne yazilmissa onu yasariz.
Kader, soyut bir kavramdir. Onu degistiremezsiniz ve ona boyun egmek, katlanmak durumundasiniz. Gelecek kavrami ise böyle degildir. Gelecek daha somut bir kavramdir. Insanlar, kendi geleceklerinin kendileri belirleyebilirler. Calisarak ve iradelerini kullanarak, bugünkü olumsuz kosullari degistirip daha olumlu bir gelecek kurabilirler. Calismak, iradesini kullanmak, insanin elindedir. Ama ilahi bir güc tarafindan cizilen kaderini degistirmek, insanin elinde degildir. Uluslar icin de durum böyledir.
Ismail Besikcinin elinizdeki eseri; 1999-2013 tarihleri arasindaki yazilarini iceren Rejimin Niteligi ve Kürtler, Devlet ve Kürtler, 2013 tarihindeki yazilarini iceren Uluslar arasi Anti-Kürt Nizam ve Yüksek Kürt Bilinci ve 2014-2016 yillari arasindaki yazilarini iceren Baris, Yüzlesme Müzakere kitabindan sonra, 2016-2017 yillari arasinda cesitli gazete, internet siteleri ve konferanslardaki yazi ve sunumlarinin toplanmasiyla olusmus Kürdler ve Gelecegini Belirleme Hakki kitabidir.
Irdelenmesi ve kritik edilmesi dilegiyle...