Batinin, muhtelif pozitivizm tarzlari, materyalizm ve analitik felsefenin etkisi altinda oldugu bir dönemde Marcel; ask, sadakat, man ve umutla varlik sirrina ulastiran yolu hatirlatti. Insanin bireysellikten ziyade birliktelikte hür oldugunu vurguladi. Varolmak baglanmaktir derken, bizi bir Ask Etigine davet etti.
Marcelde baglanma; benin, sen ile olan aracisiz, dolaysiz, icten ve sirli iliskisidir. Mutlak Sen konumundaki Tanriya yükselisin baslangic yeridir. Bir taraftan kisi icin, olus anlami tasir; diger taraftan ise, etik anlamda güven, umut ve bir biz olusturma süreci, ancak onun acisindan bir mana kazanir. Dinin varolussal olarak algilanip yasanabilecegi temel tecrübe, bu baglanma ediminde gizlidir. man kavrami ancak onunla anlasilabilir. Aile, kardeslik, toplum ve insaniyetin, sirli bütünlügüdür baglanma. Bu edimin ifade ettigi varolussal vaad edislerin artik yasanamiyor olmasi ise, modern dünyanin bunalimini izah ederken karsilastigimiz baslica etkendir.