Genellikle tarih bir savas, zafer ve kahramanlik gibi toplumu derinden etkileyen olaylarin meydana gelmesi, o olaylarin siirleserek bestelenmesi sonucunu dogurmustur. Osmanli ordusundaki Mehter Musikisi veya Mizika-yi Hümayun takimlarinin, askerleri costurarak heyecan yaratmasi, ayrica mehter köslerinin vurarak meydanlari inletmesi de bazi kahramanlik türkülerinin dogmasina yol acmistir.
Ayrica bozgun, isgal, sel, yangin, deprem ve cinayet gibi felaket ve üzücü olaylarin meydana gelmesi de toplumun hafizasinda yer ederek uzun yillar unutulmamasini saglamistir. Orta Asyadan baslayip Anadolu ve Balkanlara ve Ortadoguya, Kirimdan Hicaz ve Yemene, Kafkasyadan Cezayire kadar uzanan genis bir cografyada yasanan olaylarin ortak hafizasi olan türkülerin önemi bu bakimdan büyüktür.
Olay türkülerinin asil önemli yani ise genis bir cografyaya yayilmis olan milletimizin ayni aci ve duygulari birlikte yasamalarini saglamis olmasidir. Cengaver bir millet olan Türkler her dönemde destanlar yazmistir. Maglup oldugu zaman bile asil bir durus sergilemistir. Osmanlinin son döneminde imparatorlugun mirasina göz koyan les kargalari, milletimize büyük acilar yasatmistir. Balkanlarda, Canakkalede, Yemen ve Hicazda, Ortadoguda yasanan facialari milletin belleginde yasatan bu türkülerdir.
Iste bu kitapta, sinirlarimizin disinda kalan Kerkük yöresinde günümüze kadar yasayan olay türkülerini notalari ile birlikte bulacaksiniz.
